SEN HİÇ YUNUS BALIĞINI ÖPTÜN MÜ?

By | Pazar, Aralık 14, 2014
SAF SEVGİ
Şimdiye kadar bir yunusu öpmediysen saf sevginin ne demek olduğunu anlamayabilirsin :) Güler yüzlü yaratılmış özel hayvanlar yunuslar. Sevimli ve pozitif elektriği ile kendisine yaklaşan herkesi büyüleyen, sana karşılıksız sevgisini hissettiren varlıklar. Tabi ki herkes gibi ben de bu muhteşem hayvanların bir havuza kapatılıp, kendi yaradılışlarına uygun olmayan ortamlarda, biz insanlar eğlensin diye eğitilmelerine karşıyım ama denizin ortasında bir yunusu öpemeyeceğim , ona
dokunamayacağım için işin bu kısmını düşünmemeye çalıştım. İyi ki de yapmışım dediğim bir deneyimdi. Ona dokunduğun an seninle iletişime geçiyor. Ortamını kabullenmiş mutsuz ama mutlu olmaya çalışan bir ifade var suratında ya da ben o şekilde yorumladım bilemiyorum ama sanki karşısındaki insanın onu sevip sevmediğini ayırt ediyor. Zaten kim sevmez ki bu hayvanı en fazla dokunmaya korkabilir o kadar. Kalp atışlarını hissedebiliyorsun dokunduğunda, sevdiği balıkla besleyebiliyor sonrasında da, minnetle sana numaralar yapmasını keyifle izliyorsun.

Bu inanılmaz enerjilerinin yanında çok da akıllılar. Mesela bir yunus balığı ses çıkardığı zaman, o ses önündeki nesneye vurup geri dönüyor. Bu sayede, uzağında ne varsa rahatlıkla anlayabiliyor. Gözleri birbirinden bağımsız hareket ettiği ve 300 derecelik açıya sahip olduğu için yapıları çok farklı. Gözlerinin retina kısmındaki katman nedeni ile gece görüşleri de var. Yani gece gündüz farketmiyor onlar için.

SU UYUR YUNUS UYUMAZ!
Yunuslar uyumuyor çünkü uyumak zorunda değiller. Nasıl yani? Şöyle ki, doğadaki her canlının uyuması gerekir örneğin biz uyumasak sonu ölümle bitebilir, bununla ilgili birçok vaka vardır. Taş çatlasa 10 gün uykusuz kalabilir insanlar ama birkaç günden sonra beyinde karışıklıklar başlar, hayal aleminde gibi dolanılır ve vücut fonksiyonlarımız da haliyle bozulur. İşte bu durum yunuslarda çok farklı.

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, yunus balıkları uykuya ihtiyaç duymuyorlar, beyinlerinin yarısını kapatabilme yetileri var bu şekilde uykusuzluğu yenebiliyorlar ve uyumamalarına rağmen reflexlerinde, vücut fonksiyonlarında hiç bir değişiklik olmuyor. Koşuşturma içinde, zamanla yarışan biz insanların da bu özelliği olsaydı ne güzel olurdu demeden geçemiyorum...

YUNUS BALIKLARININ DERİLERİ 2 SAATTE BİR KENDİNİ YENİLİYOR
Bu sayede pürüzsüzler, harika bir görüntüleri var ve yaraları olursa çabucak iyileşiyor. Çok ciddi bir yaralanma olsa dahi, rahatlıkla kendisini yenileyebilen bir deri yapısına sahipler.
Bilenler bilir, aklıma efsane dizilerden iyilerin dostu, kötülerin düşmanı Flipper geldi:) Tabi herşey tv 'de seyrettiğimiz gibi değil çünkü başta da belirttiğim gibi bu hayvanlar doğal ortamlarından koparıldıkları andan itibaren bunalıma giriyorlar. Birçok işletme, bu konuda zıt düşünüyor olsa da ben bilimden yanayım. Otizm hastası, down sendromlu, fiziksel ve psikolojik bozukluğu olan çocukların, yunus balığıyla yüzdürülüp iyileştirildiği söyleniyor halen ama bilimadamları bunun kesinlikle yapılmaması gerektiği konusunda herkesi uyarıyor. Yunus balıkları, saatlerce yüzdürülüyor, zorlanıyor ve haliyle agresif ve saldırgan olabiliyorlar ve bu yaralanmalara, tatsız sonuçlara sebep oluyor. Bu gerçekten hassas bir konu, dikkatli olmak ve iyi araştırmak gerekir.
SAF SEVGİ
Yunus balıkları çok dinamik çok sevimli ve hep gülüyorlar.
Hepimizin ihtiyacı olan saf, sevgi dolu enerjileriyle büyülüyorlar. 

Şartlar ne olursa olsun onlar hep mutlular ve mutlu etmeye çalışıyorlar.
Ya bizler?
Sevgiyle,
PINAR TOK


İlham aldıklarım...

İlham aldıklarım...
PROF.DR.SEVİL ATASOY

İlham aldıklarım...

İlham aldıklarım...
BETÜL MARDİN

W.SHAKESPEARE

Serçenin ölmesinde bile bir bildiği vardır kaderin, şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz, yarına kalacaksa bugün olmaz. Bütün mesele hazır olmakta.

İLETİŞİM FORMU

Ad

E-posta *

Mesaj *

Bu Blogda Ara

Translate